Yesevi Çizgisinde Sürekli Oluşum

Hacı Bektaş O'nu temsil etmiş, Mevlâna O'nu söylemiş, Yunus O'nun "Hikmet" lerini terennüm etmiş, Hacı Bayram-ı Velî O'nun izinden yürümüştür .






Hoca Ahmet Yesevî, tesirleri günümüze kadar sürmüş bir büyük velidir. Bunun sebebi "tek" değildir.Öncelikle bilgili, görgülü, uyumlu, saygın bir aile ortamında dünyaya gelmiş; dengeli, iyi bir tahsil görmüştür. Din ilimleri yanında, zamanının diğer bilgilerini de edinmiştir. Geçimini sağlamak üzere bir zanaat öğrenmiştir. Medrese tahsili ile yetinmemiş; ünlü mutasavvıf Yusuf Hemedanî'den tasavvuf -ve gönül- dersleri almıştır.Genç yaşta Yusuf Hemedanî'ye halef olma derecesine ulaşan Ahmet Yesevî, çevresinde toplananlara bir yandan tasavvuf dersleri verirken, diğer yandan Kur'an ve sünnet kaynağından zerrece sapmamıştır. Söylediklerini bizzat yaşamış; hayatında uygulamadığı şeyi telkin ve tavsiye etmemiştir.Çevresinde binlerce, on binlerce dost, talip, mürid toplandığı hâlde maddî/manevî nüfuza tenezzül etmemiş; mahviyet ve tevazudan ayrılmamış; kapısına gelen hediyeleri çevresinden ihtiyacı olanlara dağıtmış; geçimini elinin emeği ile sağlamıştır.İşte bu bilgili, ihatalı, dünya/ahiret dengesini çok iyi kuran; inancı, tebliğleri ve yaşayışı birbirine mutabık örnek şahsiyetten izleri, tesirleri, tarz ve üslûbu günümüze kadar süren bir ekol-kişilik oluşmuştur (Ertürk: 1993; Yılmaz: 1998).  


Hacı Bektaş O'nu temsil etmiş, Mevlâna O'nu söylemiş, Yunus O'nun "Hikmet" lerini terennüm etmiş, Hacı Bayram-ı Velî O'nun izinden yürümüştür.İlk Buhara'lı dervişten, Türk İstiklâl Savaşı'nın manevî mimarlarına kadar bütün Türk gönül adamları O'nun evlâdı ve varisleridirler (Mert: 1998).Oğuzlara Anadolu'nun kapılarını açan Sarı Saltuklar, Saçlı Hafızlar; Kayı aşiretini beğlik, sultanlık, en sonunda imparatorluk yapan Şeyh Edebaliler, Dursun Fakılar; Fatih'i İstanbul'un fethine azmettiren; feth-i mübîni, henüz başını secdeden kaldırmadan müjdeleyen Akşemsettinler; "Diyar-ı Rum"u ebediyen Diyâr-ı Türk" ve "Diyâr-ı İslâm" yapan Mevlâna, Yunus ve Hacı Bayram Veliler bu geleneğin temsilcileri, sahipleri ve muakkipleridirler (Aktan: 1993).Nitekim, eserleri herkesçe bilinen Mevlana ve Yunus incelendiğinde, söylemlerinde Ahmet Yesevî'den izler ve renkler bulunduğu hemen fark edilecektir. Bu tespit, diğer Tasavvuf temsilcileri için de doğrudur. 

Hamdi MERT Yesevilik Bilgisi Ders Kitabı Ahmed Yesevi Üniversitesi